Blogger olalı bir yılı geçti. Benim için inanılmaz bir deneyim oldu. Çookkkk uzun zamandır blogları severek takip ediyordum ve her seferinde ben de yazmalıyım ben de yazmalıyım diye hevesleniyordum. Ama gün geçtikçe blogger sayısı artıyordu ve ilk olamamaktan dolayı çok mutsuzdum. Her şeyin ilklerinden olmayı isterim, becerime ve yeteneğime güvenirim. Pek bi hevesle açamadım bloğumu o yüzden.. Bir sürü blog var ben okunur muyum ki diye düşündüm hep. Sonunda her şeyi boşverip kendim için açtım bloğumu. Önceleri sadece tariflerle başladım, çünkü mutfağı çok seviyorum. Tariflerimi paylaşmak istedim, en azından benim bir tarif defterim olacaktı.
Sonra tariflerden moda ve kozmetiğe de yöneldim. Çünkü çevremde zaten süslü olarak tanınan biriyim, herkes beni alışveriş canavarı olarak bilir, paramın çoğunu kıyafete harcarım, vaktimin çoğunu kıyafet bakmakla geçiririm ve bundan inanılmaz keyif alırım. Makyaj yapmayı da çok severim tabiki. Neden bunları da paylaşmayım diye düşündüm. Tabi tariflerime hiç bir zaman ara vermedim.
Tabi ki hayatımın her anında bloğum yok, vaktimin çok az bir kısmını bloğa ayırabiliyorum. Çünkü ilgilenmem gereken bir evim, bir eşim ve bir de işim var. Hemen her şeyi paylaşamıyorum. Her aldığımı gösteremiyorum her yaptığım yemeği anlatamıyorum, elimden geldiğince uğraşıyorum..Mükemmel fotolar çeken bir fotoğraf makinem de yok malesef, telefonumun çektiği kadar. Akşam iş dönüşü vakit bulabildiğim için çoğu fotoğrafımı gün ışığı olmadan çekebiliyorum. Zannetmeyin ki bloğuma ilgisiz davranıyorum, böyle bir foto mu olur ne biçim fotoğraf bunlar diyenler olacaktır belki ama imkanlar ölçüsünde yapıyorum her şeyi ve dediğim gibi her şeyden önce kendim için yazıyorum.
Peki bunları neden yazıyorum. Çünkü okunmuyormuşum hissine kapılıyorum artık. Sadece kendime yazmak yetmiyor oldu. Her şey paylaştıkça güzel benim için. Arada yorumlar gelmiyor değil tabi ki, çok mutlu oluyorum. Ama çoğu bloggerden olumlu ya da olumsuz hiç bir tepki alamıyorum. Halbuki çoğunu takip ediyorum, her okuduğum yazılarını severek takip ediyorum, mümkün oldukça okunduklarını bilsinler, takip edildiklerini bilsinler diye yorumlar bırakıyorum. Ama geri dönüş alamıyorum. Şimdi diceksiniz ki yorum yazsalar nolcak, öyle olmuyor işte insan bi mutlu oluyor. Hele ki takipçi sayısı çok olan bloggerlar yeni yetme bloggerlara dönüp bakmıyorlar bile, değil takip etme yapılan yorumlara bile burun kıvırıyorlar sanki. Halbu ki onlar da başlarda bizim geçtiğimiz yollardan geçmediler mi? Onlar da bir zamanlar yeni yeni yazmaya başlamadılar mı? Anlayamıyorum bir türlü.
Bir etkinlik yapılıyor hep aynı bloggerlar gidiyor, başka blogger yok mu? Aynı ürünü defalarca tanıtıyorlar, e anladık diyosun. Artık reklamları da inandırıcı olmamaya başlıyor. Olumsuz eleştiri yapan yok. Bu etkinliklerde neden başka bloggerlara şans tanınmıyor. Ne kadar çok bloggerdan yorum duyarsam o kadar bi fikir oluşuyor kafamda benim. Hep aynı blogger isimleri. Gerçekten inanamıyorum artık. Tabi ki tüm bloggarlar aynı değil, gerçekten inandırıcı hakkaniyetli bloggerlarda var. Genel olarak anlatıyorum derdimi. Yanlış anlaşılmak da istemiyorum. Bu yazımla bizi neden etkinliklere davet etmiyorsunuz demiyorum başka kişilerin de yazılarını okumak istediğimi dile getiriyorum. Bi bakıyorum bi marka msj atmış belki 20 blog msjı kopyalayıp bloğunda paylaşmış. Tanıtım amaçlı evet anlıyorum ama bu da bana bi tuhaf geliyor.
Markalar deneme ürünlerini hep aynı bloglara yolluyor, zaten onlar denemiş, ellerinde oldukça var neden diğer bloggerlara şans tanımıyorlar. Tester ürün istediğimizde takipçi sayınızı söyleyin diyorlar. Her şey bu sayıyla mı alakalı yani.Takipçi sayımız da zaten normal seyirde artmıyor. İnsanlar bi çekiliş yapmadığınız sürece sizi takip bile etmiyor. Yazılarınız önemli değil ki, hediyeler önemli sanki. Ha bir de tarif blogları çok önemsenmiyor.Varsa yoksa kozmetik.
Neyse canlar bloğumun şimdiye kadarki en uzun yazısı bu oldu, biraz içimdekileri anlatmak istedim. Umarım sıkılmamışsınızdır. Tek dileğim diğer bloggerlarında önemsenmesi. Zaten ıng çıktı bloglar öldü. Ne eskisi gibi yazan var ne de yorum bırakan. Dinlediğiniz için teşekkürler..